top of page

Zencefil-Sarımsak Özütü

Gil Carandang Hoca’nın bu tarifinin orijinalinde Türkiye’de olmayan bazı şifalı uzak doğu otları var ama amaç aynı ve sonuç da benzer olduğu için zencefil ve sarımsak da aynı faydayı sağlıyor. Bizzat denedim ve faydasını da görüyorum. Bitkilerde ve hayvanlarda doğal antibiyotik olarak da kullanabileceğiniz bir özüt elde ediyorsunuz. Ayrıca sarımsaktaki yüksek sülfür de etkili bir mantar öldürücüdür.


Zencefil ve sarımsakları ince ince kıyıp, 12 saat kadar bira içinde bekletiyoruz. Evde açık ev şarabı
varsa o da olur. İkisi de fermente içkilerdir.

 

12 saat sonra bu karışımın içine kendi hacminin üçte biri kadar kaba şeker (rafine beyaz şeker değil) ekliyoruz ve mayalanma için oda sıcaklığında 5-6 gün bekletiyoruz. Ağzını sıkıca kapatmayın, sadece üstünü sıkı tülbentle kapatın. Ben iki kat tülbent kullanıyorum.

 

Mayalanma süresi sonunda üzerine en az %40 lık alkol ekleyin. Alkol mayalanma işlemini durdurup kararlı hale getirir ve karışımımızı olduğu haliyle saklayabilmemizi sağlar. Böylece zencefil ve sarımsağın yüksek değerli besin ve koruyucu özellikleri karışımımızda saklanmış olur.


Hayvanlarımızda doğal antibiyotik olarak ve bitkilerimizde mantara karşı kullanmak üzere çok faydalı bir özüt üretmiş oluyoruz. Bu özütü süzüp dolapta serin bir yerde bekletin. Kullanacağınız zaman 50 kez sulandırıp yapraklara püskürtün. Sulandırılmış özütten tavukların suyuna haftada bir kez bir su bardağı kadar karıştırın, hem besin, hem koruyucu faydası vardır.


Kullanacağınız sarımsakların da sizin tarlanızda üretildiğini/üretileceğini umut ediyorum. Pazardan alınan ve monokültür üretilen sarımsakların üretilmesi sırasında neden defalarca tarım zehiri kullanıldığı konusunda burada can sıkıcı bir bilgi daha vermek istemiyorum.


Sarımsak zaten doğal böcek kovucu bir bitki olup, diğer sebzeleri zararlılardan korumak için sıra aralarına ekilirken, yine de monokültür sarımsak tarlalarında bilinçsizce böcek ve ot zehiri kullanan çiftçilerimiz ne yazık ki var. Bu sorumsuzluğu anlayamıyorum. Bu sebeple bilinçlenme, aydınlanma, etik değerler ve vicdan konusunda neden hep sınıfta kalıyoruz diye endişelenmekten bir haller oldum.


Ülkemizde ne kadar çok endişelenecek şey var? İşin kötüsü buna da alışıyoruz ve kesinlikle alışmamamız gerekiyor. Zavallı İsviçre vatandaşlarına acıyorum bazen, hiç endişelenecek şeyleri yok, nasıl renksiz ve yavan geçiyordur günleri kim bilir?


Koruyucu olduğunu bildiğimiz bitki özütleri ve lakto serum gibi kendi yaptığımız karışımlar, tamamen doğanın işleyiş mantığına uygun olduğundan yavaş etki ederler. Yani, örneğin yaprak bitlerinin istilasına uğramış bir meyve bahçesinde sarımsak-zencefil özütü püskürtmek size hemen ertesi gün sonuç vermeyecektir. Önemli olan doğal yolla koruyucu önlemler almak ve bitki ve hayvanlarımızın bağışıklıklarını üst düzeyde tutmaktır.

 

Bu sebeple, burada verilen reçeteler koruyucu amaçla ve düzenli olarak, zararlıların istilasına uğramadan önce yapılmalı ve kullanılmalıdır. Yan etkisi olmadığı gibi, besleyici özelliği vardır. Beslenen sağlıklı toprakta zararlılar yaşama şansı bulamayacak ve faydalı bakterilerimiz tarafından baskılanacaklardır. Bu reçeteleri istilaya uğramış bir bahçede kullanırsanız da hemen değil ama orta vadede sorunu çözecektir.

 

Siz yine de paniğe kapılıp, zehir kullanmayın, daha önce de bahsi geçtiği gibi bir kez kullanırsanız, arazinizdeki faydalı bakterileri de öldürüp kısır döngüye girersiniz ve zehir satıcılarına teslim olursunuz.

bottom of page